BASKETBOL Süper Lig antrenörlüğü yaptığım süre içinde, en büyük hayalim ileride gençlerle çalışarak onlara bilgi ve birikimlerimi aktarmaktı. Ancak uzunca bir süre bu imkanı yakalayamadım.
En sonunda sevgili dostum Namık Yazlar, Gelişim Koleji’nden gelecek vaadeden bir grup oyuncu olduğunu ve bu takımı çalıştırmak isteyip istemediğimi sordu. Tereddütsüz teklifi kabul ettim. İyi ki kabul etmişim. Mütevazı ancak harika bir organizasyonun içine girdim.
Sayın Serdar Öner’in yarattığı bu eğitim kurumunu anlatmak öyle kolay değil. Akademik ve kültürel aktivitelerin yanı sıra, sporun birlikte sürdürüldüğü mükemmel bir eğitim kurumu. Açıkçası hayal ettiğimden çok daha güzel bir sezon geçirdim.
Çok özel insanlarla birlikte, adeta bir aile gibi geçen bu süre içinde, on yedi buçuk yaş ortalaması olan, on dört gençle tam 70 resmi maç ve 200'e yakın antrenman yaptık.
Sonuç; U18 Milli Takımının aday kadrosuna tüm diğer kulüplerden daha fazla, dört oyuncu verdik.
Ayrıca ileride üst düzey liglerde görmeyi umduğum diğer beş oyuncumuz, TBF’nin resmi sitesinde seçilen haftanın karmalarına girerek kendilerini gösterme şansını buldu.
Sonuç olarak sevgili Namık Yazlar’la daha önce konuştuğumuz gibi misyonumu yerine getirdim ve bu harika insanlardan ayrılma zamanım geldi.
Bana bu imkanı yaratan başkanımız sayın Serdar Öner’e sevgili dostum Namık Yazlar’a, yardımcı antrenörlerim Esra’ya, Feyzi’ye, altyapı antrenörümüz İbrahim’e, kondisyonerimiz Can’a, masörümüz Zafer abiye, emektarlarımız Serpil ve Filiz’e her şey için çok teşekkür ediyorum.
Sizleri hiç unutmayacağım.
Cem AKDAĞ